Tuesday, 12 April 2022 20:02

Kimlik Arayışımız!..

Written by 
Rate this item
(0 votes)

Başka bir toplumu kendimize referans alma eğilimi bizde “3.Selim”  ile birlikte başladı.
     Millet olarak, bu güne kadar referansı sürekli dışarıda arama telkinleriyle şartlandık.

 Bu coğrafyanın bir insanı olarak, bir Müslüman olarak,  bir Türk olarak ne hissediyorum veya ne düşünüyorum bilincinden uzak yetiştik.
     Parçalanmış bir kişiliğimiz, bir kimliğimiz var ortada…
     Zaten bu yüzden kendimizi sevmiyoruz.

Zaten bu yüzden birbirimize güvenmiyoruz.

Aidiyet duygumuz gelişmediğinden, geçmişimizden, tarihimizde ve dilimizden adeta utanır duruma geldik.

Oysa “Rusya,”  hala eski çarlıklarıyla övünüyor.
    “İngilizler,” eski kraliyetiyle varlıklarını sürdürüyorlar.
     “Yunanlılar,” Roma kültürüyle kimliklerini ortaya koyuyorlar.
    Millet olarak bizler ise, neden “Osmanlı kimliğimizi” rahatlıkla ortaya koyamıyoruz veya koymuyoruz?..

 

 

                                  *****  0  *****

 

8. yüzyıldan itibaren “Budist-Şamanist kültürden” Müslüman kültüre geçiş dönemimizdir.
         Bu süreçte eski kimliğinizi, kültürünüzü tamamıyla terk etmişiz.

    Köprüleri yıkıp, kendimizi var gücümüzle öbür tarafa atmışız.
         Oralarda tutunmaya, kişiliğimizi, kimliğimizi bulmaya çalışıyoruz.

    Bizdeki “ilk yıkılma ve bozulma yazının değiştirilmesiyle başladı.”
         Yazıdan, tarihten ve kültürden koparılmak bizim için çok ağır bir darbe oldu.

    Kültürel manada eskiyle bağı koparmak toplumsal bir yıkımdı.

    Çünkü tarih siliniyor.

    Bugün, bırakın Osmanlıca metinleri, üniversite öğrencisi bir “Sait Faik”i bir “Yahya Kemal”i, “Mehmet Akif Ersoy”u, “Atatürk’ün nutkunu” bile rahatça okuyup anlayamıyor.

     Trajik bir durum bu!..

      Biz çok ciddi bir ”kimlik ve özsaygı” kaybına uğramışız da farkında bile değiliz…

 

                                  *****  0  *****

Bu değerlendirmeler sonucunda, nasıl bir “insan profili” ortaya çıktığını birlikte görelim.
    “Ceza Yasalarını,”  İtalya’dan...
    “İdari hukuku,”  Fransa’dan...
    “Medeni hukuku,” İsviçre’den...
    “Ceza yargılaması hukukunu,” Almanya’dan almışız.
    Buna göre, Cumhuriyet tarihi boyunca; Türk vatandaşı,  “İsviçre medeni yasalarına göre evleniyor.”
   “ İtalyan ceza yasalarına göre, cezalandırılıyor.”
   “Alman ceza muhakemesi kanunlarına göre, yargılanıyor.”
   “ Fransız idare hukukuna göre idare ediliyor.”
   “İslâm hukukuna göre de gömülüyor.”
    Böylesine “karmaşık,”  böylesine “kozmopolit” bir sistemde yetişen bir vatandaş, nasıl “bir kişilik,”  nasıl “bir kimlik”  kazanacak?..

 

                                   *****  0  *****

 

Ortada gerçek kimliğimiz yok.

      Biz kendimizi bulmaya çalışıyoruz.

      Bir yanda kaybedilmiş bir kimlik var.

      Diğer yanda da alınmaya çalışılan bir “Batılı kimlik” var.
           Kaybettiğimiz kimlik, “Geleneksel Osmanlı Türk Müslüman kimliği.”
           Bu kimlik şimdi nerede?..

      Bilgi çağında, 21. yüzyılı yaşarken ne Batılı bir kimliğe sahip olabildik?

      Ne doğulu bir kimliğe sahip olabildik?

      Ne de İslami bir kimliğe sahip olabildik?

      İki arada bir derede dolaşıp duruyoruz!..

 

                                   *****  0  *****

 

Sakın karamsar tablo çizdiğimi zannetmeyin.

      Bir sancıdan bahsediyorum.
           Bir dirilişten, bir uyanıştan bahsediyorum.

     Anlattıklarım bir durum tespitidir.

     Türk insanının özelliklerini yıkabilme uğruna tarihi plânlar yapıldı ama sonuç hala alınamadı.

     Türk insanı kimliğini arıyor.

     Türk inanı yeniden şahlanıyor.

     Türk insanı küreselleşen yenidünya düzeninde “değişime” “gelişime” ve “dönüşüme” en açık ve en meyilli ülkelerin başında geliyor.
          Türk insanının var olan özelliklerinin içinden tek bir özelliği bile Batı yaşam tarzını “yok” etmeye yeter de artar bile…

      Evet, bu özellik de,

      Türk insanı, vahşi kapitalizme karşı, ”aslına dönmeye” ve “dilini, dinini ve tarihini” yeniden öğrenmeye mecburdur.

 

                                                                    www.mtopaloglu.com

 

Read 2449 times Last modified on Saturday, 25 June 2022 15:02

Leave a comment

Make sure you enter the (*) required information where indicated. HTML code is not allowed.